Sal. Tem 22nd, 2025

15 Temmuz 2016 gecesi, Türkiye Cumhuriyeti tarihine kara bir leke olarak geçerken, aynı zamanda Müslüman Türk milletinin dirilişini ve bağımsızlığına sahip çıkma iradesini de ortaya koydu. Devletin en hassas kurumlarına 40 yılı aşkın sürede sinsice sızdırılan FETÖ (Fetullahçı Terör Örgütü), yabancı güçlerin desteğiyle nihai hamlesini yaptı: Türkiye’yi içeriden çökertmek ve İslam coğrafyasının en güçlü halkasını parçalamak.

Bu hain kalkışma yalnızca hükümete karşı bir darbe girişimi değil; Müslümanları sindirme, Müslüman Türk milletini susturma, maddi ve manevi değerleri yok etme ve ülkeyi bölerek federatif yapılara ayırma planının ilk adımıydı. Ama bu hesap tutmadı. Çünkü bu millet, Anadolu’nun her karışını kanıyla yoğurmuş bir milletti. Bu millet, tarih boyunca hiçbir vesayeti kabul etmemiş, boyunduruk altına girmemişti.

Tanklar sokaklara indiğinde, uçaklar meclis binasını bombaladığında, silahlar halka çevrildiğinde millet korkmadı, geri durmadı. Kadını, erkeği, genci, yaşlısıyla milyonlarca insan sokaklara döküldü. Devletine, vatanına, ezanına, bayrağına sahip çıktı. 251 kardeşimiz şehit oldu, 2000’den fazla insanımız gazi kaldı ama millet bu uğurda gözünü kırpmadı. Çünkü mesele yalnızca bir iktidar mücadelesi değil, bir varlık-yokluk savaşıydı.

Bu girişimin ardındaki asıl hedef, Türkiye’yi Batı güdümlü bir kukla devlete dönüştürmekti. Ancak halkın iradesi, bu ihanetin önünde dimdik durdu. Yıllardır İslam’ı örselemeye çalışan odaklar, milletin iman gücü karşısında bir kez daha mağlup oldu.

15 Temmuz, Müslüman Türk milletinin “bu topraklar bizimdir” diyerek meydanlara indiği ve bir daha asla esaret zinciri kabul etmeyeceğini haykırdığı bir gündür. Bu tarih, yalnızca bir kalkışmanın bastırılması değil, aynı zamanda İslam dünyasına bir umut mesajıdır: Mazlumlar diz çökmez, Allah’a güvenenler yenilmez.

Bu günü unutmamak, unutturmamak her vatan evladının görevidir. Şehitlerimizin aziz hatırasına ve bu milletin izzetine sahip çıkmak, geçmişimizi bilmek ve geleceğimizi korumakla mümkündür.

NordicHaber / Analiz

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir